Paris’te yaşayan ve çalışmalarını Fransızca
olarak sürdüren tiyatro ve sinema yazarı Sedef Ecer, iki farklı konuyla Türk
seyircisinin karşısına çıkacak: “Git Gidebildiğin Yere” ve “Silsilename”…
Ecer, oyunlarından şöyle söz ediyor: “Burlesk
olanla şiirsel olanı, belgesel olanla lirik olanı, gerçekçi olanla doğaüstü
olanı aynı oyun içinde birbirine karıştırmayı seviyorum. Belki de çocukluğum
Türk sinemasının en “melodrama” yıllarında film setlerinde geçtiğinden, antik
anlamdaki trajediyle gündelik komedi unsurlarını yan yana koymaya bayılıyorum.”
“Git Gidebildiğin Yere”, üç bölümden oluşan
bir yol hikâyesi...
İlk bölümünde Türk yazar Sedef Ecer, düşsel
bir ülkeden yola çıkan, Türkiye’den geçerek illegal yollardan Avrupa’ya
ulaşmaya çalışan üç kadınla, onların hikâyesini çağdaş sanat enstalasyonuna
dönüştüren bir sanatçının öyküsünü anlatmakta.
İkinci ve üçüncü bölümde Fransız yazar Michel
Bellier ve Belçikalı yazar Stanislas Cotton, göçmen kadınların Avrupa’da nasıl
kullanılarak köleleştirildiğini yazmışlar.
Marsilyalı yönetmen Joelle Cattino’nun video
ve müzik dilini de kullanarak yönettiği ve Marseille Provence 2013 programında
yer alan oyun bu yıl bir çok prestijli tiyatroda sahnelendi, önümüzdeki yıl da
Marsilya ve Belçika’nın önemli tiyatrolarına turneye gidecek…
“Silsilename”de ise Ecer, iki yıl boyunca,
dört ayrı ülkede tarihçiler, sosyologlar, tanıklar, sanatçılar, öğrencilerle,
bir türlü “geçemeyen geçmişi” konuşuyor, düşünüyor, tartışmaya açıyor.
Dört ülkenin ortak yapımı olan “Silsilename”,
Fransa’nın Ulusal Yazarlar ve Besteciler Kurumu SACD’nin Fransız Dili Ödülü’ne
de aday olmuş ve olumlu eleştiriler almıştı.
Örneğin “Le Monde”
gazetesinin eleştirmeni Eveyne Tran’ın yorumu şöyle: “Oyunda ölülerle
canlılar, adeta bir Shakespeare trajedisindeymişcesine diyalog kuruyorlar...
Herkesin çok duygulandığı kesin...”
“Théâtrothèque” dergisinin eleştirmeni
Philippe Delhumeau: “İnsanın içini titreten ve duygulandıran bir oyun. Canlı
canlı gömülmekle tehdit edilen Antigone'u hatırlatan, adeta antik bir metin.
Metnin güzelliği duygularının saflığında yatıyor.”
“Toute La Culture” dergisinin eleştirmeni
Céleste Bronzetti: “Çok zekice kurgulanmış olan metin, ruhaniyetin zirvelerinde
dolaşıyor. Sonuç, ‘Öteki’ olarak gördüklerimizle derin bir karşılaşma...”
Sedef Ecer, bu yıl kaybettiğimiz can dostum,
sevgili arkadaşım, “sıkı” şair Salih Ecer’in kardeşi…
Salih, yaşamı boyunca “imkânsız”ın peşinde
idi. Şiiri ve yazılarıyla yaratıcılığın sınırlarını zorladı.
Sedef Ecer de bir anlamda sanatın sınırlarını
aşarak Salih ile aynı kavşakta buluşmakta…
Bu kavşağın bir ucunda iki dil, yani
Türkçeyle Fransızcanın izdüşümü bir anlatım bulunmakta… Bu açıdan Sedef Ecer’e
“İki dilli bir anlatacı” demek mümkün.
Kavşağın öteki ucunda ise hem yalın hem
karmaşık bir bileşkesi olarak düş ile gerçeğin, yol ile menzilin, geçmiş ile
geleceğin, antikite ile çağdaşlığın izlerini görmek…
***
“Git Gidebildiğin Yere” kısıtlı metin, dekor
ve mizansenle 5 Aralık akşamı saat 19.00’da İstanbul Fransız Kültür Merkezi’nde
sunulacak.
“Silsilename”
ise okuma tiyatrosu olarak, Serra Yılmaz’ın da içinde bulunduğu Türk ve Fransız
oyunculardan oluşan bir ekiple 6 Aralık akşamı saat 19.00’da yine Fransız
Kültür Merkezi’nde…
28
KASIM 2013, BİRGÜN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder