6 Haziran 2014 Cuma

AŞKI YAZIYOR ÜLKÜ TAMER

Yanardağın üstündeki kuş misali şair, bir romanını gecede okuyup basmak için sabah erkenden yazarının kapısını çalan yayıncı, tiyatronun en görkemli döneminde ünlü oyuncularla sahneyi paylaşan aktör, dünya klasiklerinden günümüzün öncü yazarlarına birçok yapıtı Türkçeye kazandıran çevirmen, sevilen şarkıların söz yazarı, edebiyatı çocuklara sevdiren çağdaş masalcı, antolojileri ile okurun ufkunu genişleten araştırmacı, kimi televizyon dizilerinin gizli oyuncusu...
Sigara ve at yarışlarının karasevdalısı...
Hangi Ülkü Tamer’den söz etmek gerek?
Sahi, içinde kaç Ülkü Tamer var Ülkü abi?  
“Su toprağa karışırsa ekin olur, ekmek olur. Kan küle karışırsa ne olur?”
Ülkü Tamer, “Şiir bu sorunun cevabını arar boyuna” diye­rek karşılık düşer ve ekler:
“Şiir ateşin habercisidir
Yangının kundakçısı
Yanardağın üstündeki kuştur şiir.”
Ama Ülkü Tamer’in şiirlerinde ne kan kokusu duyumsanır, ne de kül tortusu. Terzilerin, dülgerlerin, uzun yol sürücülerinin, kaçakçıların, tilkilerin, kirpilerin, sansarların, kuşların, özellikle de serçelerin şairidir. Nokta ile virgülün, ikindilerin, yumuşak g’nin, yaz yurdunun, yolculukların, sıragöllerin, koruların bir de...
Ülkü Tamer, toplu şiirleri “Yanardağın Üstündeki Kuş”tan tam yirmi yıl sonra yeni yazdıkları ile okur karşısında: Bir Adın Yolculuktu (Islık Yayınları).
Adı üzerinde, Bir Adın Yolculuktu”ta Tamer, aşk üzre, sevda, vefa, günlük izlenimler ve günler üzre bir yolculuğa çağırıyor okurunu.
Çağdaş şiirin bütün olanaklarını kullanırken, halk şiirine yeni biçimler, söyleyiş özellikleri kazandırıyor.
Bütün yaratılarında olduğu gibi, bu kitabında da imgenin kapılarını aralayan, bunu yaparken de yapmacık çocuksuluğu dışlayıp çocuk duyarlığını öne alan bir kim­likle var kılıyor şiirini. Çocuk duyarlığına yaslanmanın bir göstergesi de, şiirinde soyutlamaya giderken dilin yalınlığını göz ardı etmeden, anlaşılırlığın sınırları içinde dolaşması...
Tamer’in şiirini bütünleyen imgeler olağandışıdır, olağanüstü değil. Bu olağandışılığı süsleyen ise yalın ve anlaşılır bir sözcük kümesidir.
İşte Tamer’in şiirini anlamada bir anahtar daha: Şiiri biçimsel olarak birçok deneylerden geçse de, düzyazısal örneklerden halk şiirinin manilerine kadar birçok biçimleri denese de Tamer’in şiiri kendine özgü bir sesin yankısında oluşturuyor bütünlüğünü. O sesin derinliğinde, söyleyişin dehlizinde buluyor varlık nedenini.
Yüksek sesli bir şiir değildir bu. Bu sesin içinde toplumcu temalar da ağırlıklarını korumaktadır.
Adı unutulmayası eleştirmen Memet Fuat yaşasaydı, yılın en başarılı şiir kitaplarından biri olarak nitelerdi “Bir Adın Yolculuk”u…

05 HAZİRAN 2014, BİRGÜN


Hiç yorum yok: